Ilham
New member
MS 12 Ne Demek Kimya? Bir Hikâyenin İçinden Anlamak
Selam forumdaşlar,
Bazen bir terim, bir kısaltma ya da bir sayı, insanın hayatına öyle bir girer ki sadece kitaplarda gördüğümüz kuru bilgilerden çok daha fazlasına dönüşür. İşte size, “MS 12” kavramını yalnızca kimyanın soğuk tablolarından değil, insanların hayatlarının içinden anlatan bir hikâye getirdim.
Bir Sınıfın İçinde Başlayan Merak
Lise 2. sınıftaydık. Sınıfta en çok konuşulan şey, sınavlarda çıkan “MS 12” ifadesiydi. Kimya öğretmenimiz tahtaya kocaman yazmıştı: **“MS 12 → Molekül Sayısı 12”**. Ama mesele sadece bu kadar basit değildi.
O gün sınıfta üç karakter vardı ki olayı başka bir boyuta taşıdı.
* Murat: Stratejik, çözüm odaklı, her şeye mantıkla yaklaşan bir tip.
* Selin: Empatik, ilişkisel, konuyu duygularla bağlayan, arkadaşlarının zorlandığını görünce hemen yanlarına koşan bir kız.
* Ben: Olayların arasında gidip gelen, bazen mantığa bazen duygulara kapılan bir gözlemci.
Murat hemen söze atıldı:
“Bakın arkadaşlar, MS 12, aslında bize maddenin molekül sayısını anlatıyor. Avogadro sayısıyla ilişkisini kurduğunuzda zaten iş bitiyor. 6,02 x 10^23 ile çarp, sonucu bul, bitti.”
Ama Selin buna dayanamadı.
“Murat, sen hep rakamlarla düşünüyorsun. Ama farkında mısın? MS 12, aslında bize maddenin kalabalığını, görünmez bir topluluğu anlatıyor. Düşünsene, tek bir damla suyun içinde milyarlarca molekül var. Yani MS 12, sadece bir sayı değil; aynı zamanda evrenin içinde gizli bir topluluğun, birbirine bağlı canlı bir sistemin adı gibi.”
Mantığın ve Duygunun Çatışması
İşte sınıfta o an büyük bir tartışma başladı. Erkekler çoğunlukla Murat’ın tarafını tuttu. Çünkü onlar için mesele “sonuca ulaşmak”, “işi çözmek”ti. Bir şey ya hesaplanırdı ya da yanlış bulunurdu.
Kızların çoğu ise Selin’in yanında yer aldı. Onlar için MS 12, sadece matematiksel bir denklem değildi. Hayatın bir metaforuydu. Nasıl ki bir sınıfta 12 kişi bir araya geldiğinde bir ruh, bir atmosfer oluşuyorsa; molekül sayısında da aynı şey geçerliydi.
Ben arada kalmıştım. Murat’ın mantığı etkileyiciydi, ama Selin’in hayal gücü insanın içine dokunuyordu.
Bir Deney, Bir Dönüm Noktası
Öğretmen bu tartışmayı görünce gülümsedi. Ve bize küçük bir deney yaptı. Elinde sadece **12 molekül amonyak** bulunduğunu varsayarak hesap yaptırdı. Hepimiz tek tek defterlerimize rakamları yazdık. Çıkan sonuç, Murat’ın dediği gibi netti: **MS 12, bir madde örneğinde 12 molekül bulunduğunu ifade ederdi.**
Ama sonra öğretmen şunu ekledi:
“Çocuklar, bu sayılar kuru rakamlar değil. Her molekülün bir hikâyesi var. Onlar bir araya gelince maddenin özelliklerini değiştiriyor. Yani aslında Selin’in dediği de doğru. MS 12, aynı zamanda birlik olmanın, bir arada kalmanın kimyasal karşılığıdır.”
O an sınıfta bir sessizlik oldu. Hepimiz düşüncelere daldık.
Hayatın İçinde MS 12
Aradan yıllar geçti. Üniversitede yollarımız ayrıldı. Murat mühendis oldu, stratejik kararlar almayı işine taşıdı. Selin psikoloji okudu, insanların duygularını çözmeyi hayatına kattı. Ben ise öğretmenliği seçtim.
Geçenlerde ders işlerken, öğrencilerime “MS 12 ne demek?” diye sordum. Murat’ın mantıklı cevabı da Selin’in empatik yorumu da kulağımda çınladı. Onlara şöyle dedim:
“MS 12, evet, bir molekül sayısıdır. Ama sadece bu değildir. Bazen 12 dost bir araya geldiğinde nasıl farklı bir enerji oluşuyorsa, kimyada da moleküller yan yana geldiğinde yeni bir düzen doğar. İşte bilimle hayat burada birleşir.”
Forumdaşlara Bir Soru
Şimdi sizlere soruyorum:
MS 12’yi sadece kimyanın soğuk dünyasında mı bırakmalıyız, yoksa hayatın içine mi taşımalıyız? Bir sayının ardındaki birlik, beraberlik ve görünmeyen bağları hissetmek bize daha fazla şey öğretmez mi?
Kimya kitaplarında yazan “12 molekül” tanımı doğru, ama belki de biz insanlar o sayının ardındaki sıcaklığı görebildiğimizde, bilimin asıl ruhunu kavrayabiliyoruz.
---
Siz ne dersiniz forumdaşlar? Sizce MS 12 sizin hayatınızda hangi anlamı çağrıştırıyor: kuru bir rakam mı, yoksa görünmez bir topluluk mu?
Selam forumdaşlar,
Bazen bir terim, bir kısaltma ya da bir sayı, insanın hayatına öyle bir girer ki sadece kitaplarda gördüğümüz kuru bilgilerden çok daha fazlasına dönüşür. İşte size, “MS 12” kavramını yalnızca kimyanın soğuk tablolarından değil, insanların hayatlarının içinden anlatan bir hikâye getirdim.
Bir Sınıfın İçinde Başlayan Merak
Lise 2. sınıftaydık. Sınıfta en çok konuşulan şey, sınavlarda çıkan “MS 12” ifadesiydi. Kimya öğretmenimiz tahtaya kocaman yazmıştı: **“MS 12 → Molekül Sayısı 12”**. Ama mesele sadece bu kadar basit değildi.
O gün sınıfta üç karakter vardı ki olayı başka bir boyuta taşıdı.
* Murat: Stratejik, çözüm odaklı, her şeye mantıkla yaklaşan bir tip.
* Selin: Empatik, ilişkisel, konuyu duygularla bağlayan, arkadaşlarının zorlandığını görünce hemen yanlarına koşan bir kız.
* Ben: Olayların arasında gidip gelen, bazen mantığa bazen duygulara kapılan bir gözlemci.
Murat hemen söze atıldı:
“Bakın arkadaşlar, MS 12, aslında bize maddenin molekül sayısını anlatıyor. Avogadro sayısıyla ilişkisini kurduğunuzda zaten iş bitiyor. 6,02 x 10^23 ile çarp, sonucu bul, bitti.”
Ama Selin buna dayanamadı.
“Murat, sen hep rakamlarla düşünüyorsun. Ama farkında mısın? MS 12, aslında bize maddenin kalabalığını, görünmez bir topluluğu anlatıyor. Düşünsene, tek bir damla suyun içinde milyarlarca molekül var. Yani MS 12, sadece bir sayı değil; aynı zamanda evrenin içinde gizli bir topluluğun, birbirine bağlı canlı bir sistemin adı gibi.”
Mantığın ve Duygunun Çatışması
İşte sınıfta o an büyük bir tartışma başladı. Erkekler çoğunlukla Murat’ın tarafını tuttu. Çünkü onlar için mesele “sonuca ulaşmak”, “işi çözmek”ti. Bir şey ya hesaplanırdı ya da yanlış bulunurdu.
Kızların çoğu ise Selin’in yanında yer aldı. Onlar için MS 12, sadece matematiksel bir denklem değildi. Hayatın bir metaforuydu. Nasıl ki bir sınıfta 12 kişi bir araya geldiğinde bir ruh, bir atmosfer oluşuyorsa; molekül sayısında da aynı şey geçerliydi.
Ben arada kalmıştım. Murat’ın mantığı etkileyiciydi, ama Selin’in hayal gücü insanın içine dokunuyordu.
Bir Deney, Bir Dönüm Noktası
Öğretmen bu tartışmayı görünce gülümsedi. Ve bize küçük bir deney yaptı. Elinde sadece **12 molekül amonyak** bulunduğunu varsayarak hesap yaptırdı. Hepimiz tek tek defterlerimize rakamları yazdık. Çıkan sonuç, Murat’ın dediği gibi netti: **MS 12, bir madde örneğinde 12 molekül bulunduğunu ifade ederdi.**
Ama sonra öğretmen şunu ekledi:
“Çocuklar, bu sayılar kuru rakamlar değil. Her molekülün bir hikâyesi var. Onlar bir araya gelince maddenin özelliklerini değiştiriyor. Yani aslında Selin’in dediği de doğru. MS 12, aynı zamanda birlik olmanın, bir arada kalmanın kimyasal karşılığıdır.”
O an sınıfta bir sessizlik oldu. Hepimiz düşüncelere daldık.
Hayatın İçinde MS 12
Aradan yıllar geçti. Üniversitede yollarımız ayrıldı. Murat mühendis oldu, stratejik kararlar almayı işine taşıdı. Selin psikoloji okudu, insanların duygularını çözmeyi hayatına kattı. Ben ise öğretmenliği seçtim.
Geçenlerde ders işlerken, öğrencilerime “MS 12 ne demek?” diye sordum. Murat’ın mantıklı cevabı da Selin’in empatik yorumu da kulağımda çınladı. Onlara şöyle dedim:
“MS 12, evet, bir molekül sayısıdır. Ama sadece bu değildir. Bazen 12 dost bir araya geldiğinde nasıl farklı bir enerji oluşuyorsa, kimyada da moleküller yan yana geldiğinde yeni bir düzen doğar. İşte bilimle hayat burada birleşir.”
Forumdaşlara Bir Soru
Şimdi sizlere soruyorum:
MS 12’yi sadece kimyanın soğuk dünyasında mı bırakmalıyız, yoksa hayatın içine mi taşımalıyız? Bir sayının ardındaki birlik, beraberlik ve görünmeyen bağları hissetmek bize daha fazla şey öğretmez mi?
Kimya kitaplarında yazan “12 molekül” tanımı doğru, ama belki de biz insanlar o sayının ardındaki sıcaklığı görebildiğimizde, bilimin asıl ruhunu kavrayabiliyoruz.
---
Siz ne dersiniz forumdaşlar? Sizce MS 12 sizin hayatınızda hangi anlamı çağrıştırıyor: kuru bir rakam mı, yoksa görünmez bir topluluk mu?